Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir Eğitimci Olarak; Anne

Resim
  Ülkemizdeki eğitim sistemimizin yanlışlarından rahatsız olmayan var mı bilmiyorum. Hep tek düze giden kendini geliştirmeye çalışmayan ve davranış eğitimi yerine bilgi yüklemesine ve ezbercilikten öteye gidemeyen üretemeyen ürettirmeyen, merak duygusunu körelten bir sistemimiz var malesef. İstisnalar elbetteki bulunmakta. Ama istisnalar genelin gidişatını değiştirmeye yetmemekte. Peki genelin gidişatı nasıl değişecek? Değişebilecek mi? .   Sadece inanılmaz bir şekilde bilgi yüklemesine odaklanılmış ve hayatla bağlantısı kurulmamış bir ders oldukça sıkıcı oluyor. Öğrenciler okul deyince kaçacak delik arayan tiplemelere dönüşüveriyor. Sonra eğlence denilince hemen orada biten ama ders denilince başını toprağın altına saklayan bir devekuşu gibi davranan öğrenciler meydana gelmeye başlıyor ve bu kez de "bu yeni nesil neden böyle, bizim zamanımızda böyle miydi" gibi yakınmalar çıkıyor ortaya. Yahu sen kendini eleştiriyor musun hiç?  Tek eleştirilmesi gereken tek suçlu öğr

Nefse Sesleniş

Resim
  İmtihanların nefse ağır gelmesi, insanı pes ettirmesinin sebebi neydi ki bu kadar çabuk yılgınlaşmaya başladık? İmtihanların amacını bilmeden bunu anlamak mümkün değil elbet.   Allah neden kulunu zorluklarla sınar ki? Onu yormak için mi? Cezalandırmak için mi? Sebep ne?    Sebep elbette ki Allah'ın insanoğlunu terbiye etmek istemesi. Yani onu geliştirmek onu değiştirmek, olgunlaştırmak. Tohumken filizlenmesini, olgunlaşıp meyve vermesini sağlamak istemesi. Duruma bu açıdan bakınca durup şöyle düşünmek gerekiyor aslında; Rabbim beni ne de çok seviyor..   Sevgi evet..   Unutma! Yaşadığın her şeyi Allah seni sevdiği için yaşıyorsun. Çünkü o seni cennetinde görmek istiyor. Senin olumsuz yönlerini törpülemeni, çürük yanlarını koparıp atmanı istiyor. Yaşadıklarınla seni terbiye etmek ve seni bir meyve gibi olgunlaştırmak istiyor. Olgunlaşmayan meyve acı kalır öyle değil mi? Ve bunları sana eziyet olsun diye mi yapıyor sence? Hayır. Seni çok sevdiği ve sana çok değer verdiği iç

Soru sor!

  Planladığın gibi gitmez bazen hayat. Evet..   Planladığın gibi gitmez bazen. Plan yaparsın inciğini cinciğini düşünürsün ama hesaplar tutmaz bazen. Engeller çıkıverir.   Beklemen gerekiyordur. Birşeyleri öğrenmeni istiyordur senin içini senden iyi bilen.   Sabretmeni istiyordur.   Seni değiştirmek istiyordur çünkü.   Değişime sabretmeni, kendini Ona bırakmanı istiyordur.   Yüzmeyi öğrenmek için kendini nasıl ki suya bırakman ve onun seni kaldıracağına güvenmen gerekiyorsa O'da kendisine güvenmeni istiyor senden. Kendini O'na teslim etmeni, onun terbiyesine eğitimine kendini bırakmanı istiyor.   Geliştirmek istiyor seni çünkü.   Yapbozun küçük bi parçasısın sen. Göremiyorsun ki yapbozun tamamında nasıl güzel bi resim var.   Sana uyumlu parçaları yanına yerleştirmek istiyorken Allah, sen karşı çıkıyorsun istemiyorum diyorsun. Neden böyle oldu neden bunları yaşıyorum diyorsun.   Neden diye sorarken cevabını gerçekten öğrenmek için sormayı dene bu kez.   Sor ba

Baharın Çocuğu

Resim
Ben baharın çocuğuyum. Baharı severim en çok. Yazın sıcağından kışın soğuğundansa, baharın güneşli, ferah ve serin havasına aşık doğmuşum. Yağmurlar benim heyecanım güneş benim müjdecimdir. Çiçekler içimi coşkuyla doldurur rüzgârla kıpırdanırlarken. Toprağa oturup saatlerce o esintinin o yaprak hışırtılarının arasında oturabilirim. Kendimi dinleme fırsatı verir bana doğa. Sakinleştirir. Oturup bi ağacın altına iç sesim susana kadar beklerim. O konuşur konuşur.. sinirini atar heyecanını yaşar üzüntüsünü ya da mutluluğunu anlatır. Beni hafiflettikçe hafifletir. Tüm anlatacakları bitince dışardaki sesleri duymaya başlarım. Kendi dünyamdan çıkıp gerçek dünyaya dönüveririm birden. Ve kalkar giderim yoluma tekrar. Yükümü atmış hafiflemişimdir çünkü. Oyüzden aynı işin başında saatlerce bile değil dakikalarca oturmak bile çoğu zaman ağır gelir bana. Ben hareket etmek için doğmuşum. Kıpırtıyı seviyorum. Yürümeyi koşmayı zıplamayı seviyorum. Kendi içime çekilip sakinleşmeyi de seviyorum. D

3 Aylık Bebekle Okula Gitme Sorunsalı

  Nedense etrafımdaki herkes beni okula bebekle gelmeye özendirdi bugün. Özendirdi diyorum çünkü gittiğim her yere Meryem'i de götürme arzusu kapladı içimi. Fikirlerimi insanlar ne kadar kolayca değiştirebiliyorlar valla kendime şaşırıyorum ama belki de bunu gerçekten yapmalıyım.   Derste ağlarsa o anda nasıl davranmam gerektiğini bilmemek beni tedirgin ediyor açıkçası ama bu duruma da adapte olmalıyız kızçemle sanırım :) Zira bu çocuğun ne annesi yerinde duran bir anne ne de babası yerinde duran bir baba. Çocuğun daha kırkı çıkmamışken arabayla uzun bir yolculuk yapıp birde üstüne 3 gün tatil yapmış bir çekirdek aile olarak gezmeyi sevdiğimiz pek ala ortada. O zamanlar üniversite 2. sınıfı okuyan eşim ailemle tanışmaya geldiğinin ertesi günü arkadaşlarıyla Portekiz'e uçmuştu gezmeye. Onun için yarın öbür gün üçümüz beraber yurt dışına gitmeyi denediğimizde küçük tavşanımın da bu duruma alışık olması lazım tabi :)   Tüm bunlar bana şunları düşündürdü bugün; gelecek i

Uyku Sorunlarımıza Çözüm Arayışı

  Anne olmaya hala tam anlamıyla alıştığım söylenemez sanırım. Sabretmek zor geliyor zorluklara. Belki de benim terbiye olması gereken yönümde "sabır"dır. Sabır Kur'an'da "Direnmek" anlamında kullanılıyor. Bu anlamı hayatıma geçirebildiğim gün, hemen pes etmeyip onlarla başa çıkabilmeyi öğrendiğim gün olacak.   Tüm bunlar aklıma nerden mi geldi? Meryem 3 aylık ve düzenli bi hayatı fazlasıyla seven bir bebek. Bu durum bir yandan beni mutlu ederken diğer yandan da tedirgin ediyor. Dışarı onunla çıkmak artık kırk kere düşündüğüm bir olay haline geldi. Onu yıpratıcam uykusuz bırakıcam düşünceleri beni oldukça üzüyor çünkü. Gece uykularımız oldukça iyi çok şükür ki. Ama seslere bu kadar duyarlı bir bebek olması bazen okadar yorucu oluyor ki. O uyurken evde fılsıldaşmaların, kapılar, parkeler gıcırdamasın mutfaktan tabak çanak sesi ona gitmesin diye evde attığımız taklaların haddi hesabı yok. Bu durum bir süre sonra yorucu olmaya başlıyor gerçekten. Bu duruma